TANRISAL FARKINDALIK

0

Çevremiz bugüne kadar tanımadığımız iyi gerizekalı delikanlılar ve saf kadınlarla dolu. Kaybımız herkes değil. Öyle ki, az önceki anda yapmacık bayağı insanlara kitapları yeğledim. Kendini odalara kapatıp aylarını ve yıllarını kitaplarla geçiren dünya küskünü ve bizim asosyal-deli dediğimiz , onlar adına üzüldüğümüz ve dünyevi hazların keyfinden kendilerini mahrum bırakma sebeplerini anlayamadığımız kişilerin dahil oldukları bilinçsel seviyeyi hissettim ve bir an bu frekansın dalgası olma onuruna eriştim. Kendimdeki bu keskin, katı yorumları rahatça ve huzurlu şekilde yapabilme değişimleri hoşuma gidiyor. Tüm bu algısal değişiklikleri olgunlaşmama ve pişmeme yoruyorum. Bunlar geri dönüşü olmayan düşünce kalıplarıymış gibi hissediyorum. Benim için riskli tek soru ise, bu sürecin beni kanalize ettiği yön tek olan mutlak doğru- gerçek mi, yoksa bugüne kadar eleştirdiğim yapay dünyalarının kralıymış gibi yaşayan insanlara yaraşır ukalaca bir tutum mu? Emin olamıyorum şimdilik. Ama öyle hissediyorum ki gerçek tektir. Ve ben de gerçekleri keşfetmenin haklı onurunu hissediyorum. Sanırsam bundan sonra daha az mütevazi olacağım. Ancak kibirden kesinlikle uzak durmam gerektiğinin de farkındayım. Öyle ya, zaten saf gerçeğin bugünkü anlamıyla üçüncü halin imkansızlığı prensibine sadık kalmasını beklemek aptallık olur. Kastettiğim üçüncü hal bir ara form olmaktan ziyade formlar üstü ve dünyevi olmayan bir adalet mekanızmasında, fizikötesi bir terminolojideki kelimelerle tasvir edilebilecek sıfatlara sahip bir konumda olsa gerek. Zihinlerimizi zorlayacak olan ve bana heyecan veren düşünce ise, bu sıfatlandırmayı da bizlerin yapabilecek kudretimizin olduğunun verdiği tanrısal farkındalık… Hadi bakalım. Her birimize kolaylar gele yiğitler!

CEVAP VER

Lütfen yorum yapın
Lütfen isminizi buraya yazınız