Let Me Take a Selfie

0
selfie

Bildiğiniz üzere özçekim (selfie) artık hayatımızın vazgeçilmez bir fenomeni. Tabi bu fenomen çok yeni gibi görünse de, geçmişte de oldukça fazla örneğine rastlıyoruz. Mesela bu örneklerden bir tanesi de benim başıma gelen ilginç bir olaydan gelişiyor..

Sene 2009. Kompak makinamla İzmir/Basmane – Oteller Sokağında renkli otelleri çekiyordum. Sanırım kendimi fazla kaptırmışım ki, sonra bu dayı geldi yanıma. Beni turist sandı ve “excuse me sir, can i help you” dedi. O şekilde yaklaşınca ben de bir an bozuntuya veremedim ve “no thank you” dedim. Fakat dayı muhabbetti sürdürmeye kararlıydı. Bu sefer de “where are you from“‘dan girdi. Yine bozuntuya veremedim “İtaly” dedim. “Oooooo, (tebessüm) what’s your name” diye devam etti, adımın da “Matteo” olduğunu söyledim. Daha sonrasında bana ezber ingilizcesiyle derdini anlatıp para yardımı istedi. Ne kadar paramın olmadığını söylesem de bir türlü isteğinden vazgeçmedi. En son muhabbete o kadar dalmışız ki, benim ağzımdan “evet” kelimesi çıktı. 🙂 Dayı ufak bi şaşkınlık yaşadı. Ardından tekrar İtalyan şivesiyle “evet” deyince, burada öğrenmiş olduğum bir Türkçe kelimesi havası vererek, durumu kurtardım. O sıra artık neticemden terler akmaya başladı. Dayı bir türlü gitmiyor. Bir şekilde kurtulmam lazım. O konuşmaya devam ederken hiç oralı olmamayı ve yalandan etrafı fotoğraflamaya devam etmeyi denedim. Tam o sırada dayı bir atraksiyonda bulundu ve kameranın önüne geçip deklanşöre bastı. Bunu gerçekten yaptı. Ve bu fotoğraf ortaya çıktı. Fotoğrafı dijital ekrandan dayıya da gösterdim, “very good” dedi. Sonra bu fotoğrafı bir dergi için kullanabilir miyim diye izin istedim (dergi falan palavra tabi, internete falan yüklemek için istedim) ve sağolsun dayı da izin verdi. Eğer bu yazıyı okuyorsa, buradan dayıya bir özür mesajı göndermek istiyorum.

Dayı ben Türk’tüm ya, kusura bakmazsın inşallah.    🙁

selfie

CEVAP VER

Lütfen yorum yapın
Lütfen isminizi buraya yazınız